Perşembe, Nisan 14, 2011

Murathan Mungan’ın Kibrit Çöpleri adlı kitabıyla ilgili bir iyi bir kötü haber.

Hatta iki kötü haber; ikincisi; Kısa Çöp’den daha kötü bir ad Kibrit Çöpleri.
Hatta üç kötü haber; üçüncüsü; açağıdakiler haricinde pek vasat bir kitap...


İyi Haber

İlk
Genç kız, “Biraz daha tanısaydık birbirimizi,” diye itiraz edecek oldu. Cılız bir ses, kararsız bir itirazdı bu.
“Ya o zaman birbirimizden hoşlanmazsak,” dedi genç adam. Sözlerini tartmasını bekleyip ardından ekledi: “Bence bunu riske etmeye değmez, gel sevişelim. Sonra boşu boşuna birbirimizin aklında kalacağız.”
İlk sevişmeleri böyle oldu. Sonradan her ikisi de farklı nedenlerle doğru yapmış olduklarını düşündüler.


Kötü Haber

Kapı ağzında
Kahvede, kapı ağzındaki masalardan birine oturmuş, kapı her açıldığında içeri dolan soğuktan sanki gelen kişi sorumluymuşçasına, her yeni girenin yüzüne kötü kötü bakıp burnunda soluyordu.
İnsanın kendine kızgın olduğu zamanlarda, kendi dışında bir düşman yaratmak, öfkesini ona boşaltmak ihtiyacı duyduğunu bilen adamlardandı. Ya usulca kapıyı örtüp bir köşeye çekilecek ya da bu oyuna katılıp ona istediğini verecekti.
Bir an düşünüp hangisini seçmek istediğini tarttı içinde ve onu uyguladı.