Perşembe, Aralık 18, 2008

Ne demek istemiş sizce!

İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasından bir hafta önce tanınmış bir yazarın söylediği şu lafı alıntılıyor Canetti:

“Her şey bitti artık. Gerçekten bir yazar olsaydım savaşı önleyebilmem gerekirdi.”
Sonra da şöyle soruyor:

“Bu cümle ile, söyledikleriyle savaşa yol açmış olanların palavraları arasında ne fark var?"

Ne demek istemiş sizce!

Ben parmak kaldırıyorum ve: Hayatı iyiye değiştirebilseydik biri de çıkıp hayatı kötüye çevirebilirdi... mi demek istemiş… Hayat akar, sana bana aldırmaz… mı demek istemiş… Gerçekten bir çıkarım yapamıyorum… Ne diyorsunuz?

4 yorum:

Necla dedi ki...

Söyledikleri palavralarla savaşa yol açanlar: Kışkırtıcı, insancıl olmayanlardır.
Ben bir yazarda bunların olmadığını düşünürüm.

Murat Sohtorik dedi ki...

Söyledikleri palavralarla savaşa yol açanlarla, savaşı önleyebileceğini düşünenlerin arasında fark yok derken ne demek istemiş...

ULUDAG dedi ki...

Savaşa yol açanların palavrası "onlar bize saldırıyor, biz kendimizi koruyoruz" oluyor. Bir taraf intihar komandolarıyla, etkisi karşı tarafınkinden az füzelerle saldırıken, kendilerini sözde koruyanlar da ordusuyla işgal ediyor, hastaneleri, okulları camileri bombalıyor, sivilleri katlediyor.
Savaşı önleyebileceğini düşünenler, bunu ister kendi çıkarları için olsun isterse savaştan zarar gören her iki taraftan tüm insanların kurtuluşu için olsun bir takım çabalar sarfediyorlar, sarfetmeliler de.
Ama sonuçta savaşlar sabaha karşı aniden başladıkları ve sebep oldukları tahribatın hızlılığı kadar hızlı bir süreçte sona eremiyor.
Barış ve huzur istiyor gözüküp savunma palavrası ile savaşa yol açanlar meşru müdafa hakkını öne sürüyor, saldırıyor.
Savaşı önlemek isteyenler de kendi çıkarlarının zedelenmesinden korkuyor,ama yine de diplomasiyi devreye sokarak (bana göre suya sabuna da fazla dokunmadan), güçlü müttefikleri de kızdırmadan diplomasi yoluyla çözüm arıyorlar. Birleşmiş Milletler, savaşı önlemektense katliam gibi saldırılar sonrası yaraları sarmaya çalışıyor, tabii fiziki imkanlarla. Enkaz halindeki bir kenti yeniden imar edebilirler ama ailesini yitirenin yarasını saramazlar, ya da o felaketi yaşayan çocukların ömür boyu taşıyacakları acıyı bir kalemde dindirmezler.
Bu yüzden de savaşa yol açanlar da önleyebileceğini düşünenler de BARIŞI SAĞLAMAK konusunda başarısız oluyorlar. Bence fark yok derken bu kastedilmiş.
Savaşların önlenmesi için tamamen iyi niyetli, etkili, çıkar sağlamadan yapılan faaliyetleri, gösterilen çabaları desteklememiz gerekir. Yoksa savaştan sonra, harabe kentleri yeniden inşa etmek için, ellerimizi ovuşturarak kendi müteahhitlerimize iş/kazanç imkanı yaratmak yaraları sarmak değildir.

Murat Sohtorik dedi ki...

Çok başka bir şey söylüyor sanki... Ama bulamıyorum.

Yazmak bir işe yaramaz demek istiyor sanki. Çabalamak...