Salı, Haziran 05, 2012

İLK ANDAN BERİ

-Ben kendimi tanımak için mi yazıyorum sanıyorsun... Güdük yazarlar gibi... Bu kadar huzurluyken neden yazıyorum sanıyorsun ya da...


-Neden yazıyorsun?

-Anlamak için. Anlarsam anlatabilirim de. Yoksa benim hayatım yolunda. Çözülmüş denklem gibiyim, nasıl çözüldüğümü bulursam gösterebilirim.

-Çelişki... “Ben kendimi tanımak için mi yazıyorum sanıyorsun.” “Çözülmüş denklem gibiyim nasıl çözüldüğümü bulursam gösterebilirim.”

-Çelişki yok. Tekrar oku. Bak şunu yap: Beni haklı çıkartarak tekrar oku...

-Kendini tanımaya çalışmıyorsun ve nasıl çözüldüğünü bulmaya çalışıyorsun.

-Neden çözümü bulmaya çalışıyorum? Hayatım yolundayken neden hayatı sorguluyorum? Mutsuz adam sorguluyor çünkü mutsuz, ben neden sorguluyorum?

-Yardımcı olmak için mi?

-Evet... Bak Balzac, Louis Lambert’te ne demiş: “Büyük adamlarda içten gelen, o neredeyse kadınsı incelikler... Bu adamların yüceliği, kadını farklı kılan o özveri gereksiniminden başka bir şey değildir belki de; ama büyük şeylere yönelmiştir.”

-Biliyorum, ilk andan beri, ama sadece seni konuşturmak istedim.

Hiç yorum yok: