Iyyyyy... Adalet Ağaoğlu öğrendirdi beni:((((
Dünyanın en salak kadınlarından değil belki, ama bu!!!
Sonra benzer bi kaza geldi başına... Bu yazdıklarına bakınca ucuz kurtulmuş, o da tabii ama esas eşi, kocası, zavallı adam......
Günlük yazmamış benim bildiğim sonrasında, iyi de olmuş olabilir. Keşke bu konuyu konuşsaydık, the marmara resepsiyonda benim yanımdaki sıkı kitaplara bakıp, a ah siz beni tanımıyor musunuz diye baktığında.
Salı, Ocak 21, 2025
Pazartesi, Ocak 20, 2025
UCUNDAN DEVRİMCİK
Pazar, Ocak 19, 2025
DAMAR DAMAR ÜSTÜNE
KİNTİBAH
KLONTİK
Tam da ölen sevgilisini klonlayan adamı düşünürken. 3 tane klonluyor. Sevgilisinden akıllı (karakterli) olanı seçiyor. Sevgilisi gibi orta zekalı olanı ve düşük zekalıyı topluma salıyor. Kıskanacak mı onları, sevgilisinin fiziksel ikizleri onlar çünkü. Orta zekalı kimseyle birlikte olmuyor, adama âşık. Düşük karakterli olan ne yapıyor? Bilmiyoruz. Herkes onu merak ediyor. Neden? Biliyoruz...
11 yıl önce
Facebook
Murat Sohtorik
Sigorta bebeği yapalım. Biri çok akıllı olursa diğeri aptal hissetmez. Üçüncüyü yaparsak iki mutlu aptalımız olur. (About time)
11 yıl önce
Murat Sohtorik
Sigorta bebeği yapalım. Biri çok akıllı olursa diğeri aptal hissetmez. Üçüncüyü yaparsak iki mutlu aptalımız olur. (About time)
Cuma, Ocak 17, 2025
Perşembe, Ocak 16, 2025
55.5 (Yaş olarak, artık idare edin.)
Bir insanı sevmiyorsam o İnsan değildir. Olmadığındandır ona sevgisizliğim.
Onun dünyası, diye bir şey yoktur. Farklı dünya yoktur. Dünyalar aynıdır. Uzaylı diye bir şey-tür-varlık yoktur mesela. Onlar biziz.
Yani bazılarımız.
Selim İleri (umurumda bile değil) bir İnsan değildir. Bunu çocuklarınız-sevdikleriniz için bile anlayamıyorsanız, siz de bir İnsan değilsiniz: Ben Nütopya’yı sizin gözünüze sokmasını bilmez miydim!
Okumayan defolup gider!
Yani, saygılı-sevgili insandı demesini sanki biz beceremiyoruz ya da kötücüllüğümüzden diyemiyoruz! (Biz dediğim de kaç kişiyse:))
Devrimci vs olmadığı için kendini insan görmeyen “alçakgönüllü” insanlar (yaratıklar) var mesela. İnsan insansa devrimcidir, ya da zaten gerek yoktur devrimci olmasına.
Telefon geldi kesiyorum, yıllardır anlattığımı size değil bir kadına anlatır en azından onu tavlarım, sizi bunca yıldır tavlayamadım:)))
Onun dünyası, diye bir şey yoktur. Farklı dünya yoktur. Dünyalar aynıdır. Uzaylı diye bir şey-tür-varlık yoktur mesela. Onlar biziz.
Yani bazılarımız.
Selim İleri (umurumda bile değil) bir İnsan değildir. Bunu çocuklarınız-sevdikleriniz için bile anlayamıyorsanız, siz de bir İnsan değilsiniz: Ben Nütopya’yı sizin gözünüze sokmasını bilmez miydim!
Okumayan defolup gider!
Yani, saygılı-sevgili insandı demesini sanki biz beceremiyoruz ya da kötücüllüğümüzden diyemiyoruz! (Biz dediğim de kaç kişiyse:))
Devrimci vs olmadığı için kendini insan görmeyen “alçakgönüllü” insanlar (yaratıklar) var mesela. İnsan insansa devrimcidir, ya da zaten gerek yoktur devrimci olmasına.
Telefon geldi kesiyorum, yıllardır anlattığımı size değil bir kadına anlatır en azından onu tavlarım, sizi bunca yıldır tavlayamadım:)))
Çarşamba, Ocak 15, 2025
YOU’RE SO SOTORİ
Çok okumaya gerek yok gördüğünüz gibi, okumuş biri hemen sizi doğruluyor (H.B.K.). Demek tam da düşündüğüm gibi, benim gibi yazan biri olmamış edebiyatımızda (Selim İleri yazmış olamaz, karakteri yok adamın). Diğer adları da ardına ekleyelim; onların da ne kadar karakteri var acaba? (Bataille kötülükle uğraşırken hala saygı duyar kötülere mesela:((( Böylece ne demiş oluyoruz::: :: İki nokta üst üste bunlar evet:)))
"Selim, Türk edebiyatında olmadığını söylediğimiz ‘kötülük’ kavramının en somut yazarı olarak beliriyor. Kötülük (evil/mal) zor bir kavramdır. Onu karşıt kavramıyla birlikte ele almak gerekir. (NE O KARŞIT KAVRAM?) Kötülükle uğraşmak bir ahlak felsefesi kurmakla eş anlamlıdır. Bataille’ın, Sade’ın, Mishima’nın önemi buradadır. Hegel’deki veya Hume’daki bağlam da budur. Selim de bu bağlamı sürekli olarak tartıştı. Bu bakımdan hayatı boyunca üstüne gittiği kavram ‘faşizm’ oldu. Kaba gücün çok ötesinde, dokulara, gündelik davranış kalıplarına, sıradan tepkilere sinmiş olan faşizmi Selim Türkiye serüveniyle çok yakından izledi, gözlemledi ve sorguladı." HBK
https://www.k24kitap.org/selim-ileri-ustune-uzun-bir-dostlugun-aksami-4992
"Selim, Türk edebiyatında olmadığını söylediğimiz ‘kötülük’ kavramının en somut yazarı olarak beliriyor. Kötülük (evil/mal) zor bir kavramdır. Onu karşıt kavramıyla birlikte ele almak gerekir. (NE O KARŞIT KAVRAM?) Kötülükle uğraşmak bir ahlak felsefesi kurmakla eş anlamlıdır. Bataille’ın, Sade’ın, Mishima’nın önemi buradadır. Hegel’deki veya Hume’daki bağlam da budur. Selim de bu bağlamı sürekli olarak tartıştı. Bu bakımdan hayatı boyunca üstüne gittiği kavram ‘faşizm’ oldu. Kaba gücün çok ötesinde, dokulara, gündelik davranış kalıplarına, sıradan tepkilere sinmiş olan faşizmi Selim Türkiye serüveniyle çok yakından izledi, gözlemledi ve sorguladı." HBK
https://www.k24kitap.org/selim-ileri-ustune-uzun-bir-dostlugun-aksami-4992
EDİCEM
O kadından daha iyiyim, dedi; seni elde edicem.
Elini tuttum O kadının. Sen onla yarıştığını sanıyorsun ama aslında benle yarışıyorsun. O kadının bana verdiklerine asla ihanet etmem. Bunla yarışamazsın.
Yürüyüp giderken, açık kalmış ağzına boşalmış gibi hissettim, dedim.
Bi daha böyle salak benzetmeler yapma dedi.
Elini tuttum O kadının. Sen onla yarıştığını sanıyorsun ama aslında benle yarışıyorsun. O kadının bana verdiklerine asla ihanet etmem. Bunla yarışamazsın.
Yürüyüp giderken, açık kalmış ağzına boşalmış gibi hissettim, dedim.
Bi daha böyle salak benzetmeler yapma dedi.
ASİSTAN ARIYORUM
Eski yazılarımı okumama konusunda direniyorum. Face ara sıra bir şeyler çıkardığında görüyor paylaşıyorum, ki paylaştıklarım rast geldiklerimin onda biri. Ve çok üstün! Ve çok üstün. Ve çok, üstün... Selim İleri gibi üçüncü sınıf yazarların olduğu alemde ne düşündüğümü tahmin edersiniz (ha sektörün ordan:))) Asistan arıyorum. Neden aradığımı anlamışsınızdır; yoksa anlamadınız mı...
Salı, Ocak 14, 2025
DOĞDUĞUN YÜZYILI UZATMA, GEÇ
AFERİN HİLMİ YAVUZ'A
Ben de mesela, dünyanın en büyük yazarı benim diyorum, ama yanına bişi ekleyerek, ya da yazılarımdan anlaşılır diye düsünüyorum zaten olduğum, ne olduğum: En büyük değilim, tek'im:))) Tanınmamış olmamı da buna katır gösteriyorum. Pardon kanıt. Bunlar çölden öyle düşünüyor, pardon cidden:) Hilmi Yavuz ile ortak metnimiz vardır, blogumda ordan da zamanla anlaşılır.
GEÇMİŞİ GÖREN ADAM
Yazamadığım bir öykünün notları. Belki siz bulursunuz
Geleceği görüyordu. Uzun süre herkesi inandırdı buna. Ama aslında geçmişi gördüğü ortaya çıktı sonra. Boşanacaklarını görüyordu. Halbuki hepsi çiftlerin birinin ya da diğerinin daha önceki boşanmalarıymış.
3. Dünya Savaşını görmüştü. Meğerse 2.’siymiş.
Geçmişteki yalanların doğrusunu görmesi önemli bir şeydi.
Tarihçiler ödüller veriyordu, ama onun istediği bu değildi. Geçmiş geçmişti. Geleceği görmek beceriydi.
Ruh doktoruna gideceğini gördü ve gitti. Bu onu pek tatmin etmedi. Zaten herkesin aklına böyle bir fikir gelebilirdi. Adam da zaten şöyle demişti: Bugün git yarın gel.
Ölüm görmek geldi aklına. Ölü birini görürse, ve kişi ölmemişse bu onun öleceğini gösterirdi. Geleceğini. Ölüme geleceğini.
Kendi ölümünü görebilirdi. Ne yapacaktı ölmezse, intihar mı edecekti; arkasından dalavereci diye konuşurlardı.
Güvenini kaybettiğini görebiliyordu.
Bugün gitmiyordu, yarını nasıl görebilirdi. Gününü gün etmeye bakmalıydı, ki yarın oluşabilsin. Gösterebilsin kendini. Güne bakmak, an’a bakmak zordu; hemen geçip gidiyordu; tarihi görmek daha kolay gelse de aslında daha mı zorlu bir yetenekti.
Geçmişi görüyor değiştiriyor.
GEÇMİŞİ GÖREN ADAM
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)