-“Bir durumu tek bir güzel sözle özetleyebildiği için insanlar ona hayrandı, ama bu yaptığıyla konuşmayı başlatmıyor sonlandırıyordu.”
-Ben konuşma olsun istemiyorum ki.
-Ama bilgelik demokrattır yazmıştın.
-Demokratlıktan ne anlıyorsun? Herkes konuşsun demek demokratlık mıdır; bence en akıllı konuşsun demek demokratlıktır; akıllı ve iyi; o kişi sensen…
-Sensen?
-Sustururum.
-İnsanları susturman ne anlatır?
-Susmadıklarını anlatır.
-İnsanları ikna etmek bir şiddet biçimidir.
-İkna etmem; sustururum.
-Hey peygamber, demiş Tanrı, onları hidayete erdirecek sen değilsin, benim. Senin bu kadar öfkeli olmaya ne hakkın var?
-Susmazlarsa öfkeleneceğim için susturuyorum… Peygamber sabrının peygamberle alakası yoktur?
-Kimle vardır?
-Tanrıyla.
-Ben tanrıyım diyemeyeceksin böylece!
-Tanrıyı sevdiğim için bu megalomanlık olurdu.
-Tanrı'ya inansaydım, kendimi beğenmişliğimin haddi hududu olmazdı, soyunup sokaklarda çırılçıplak dolaşırdım, demiş biri.
-Tanrıya inanmayınca da başkalarını mı soyuyormuş.
Cuma, Temmuz 18, 2014
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder