Cuma, Temmuz 18, 2014

Megalimon

-“Bir durumu tek bir güzel sözle özetleyebildiği için insanlar ona hayrandı, ama bu yaptığıyla konuşmayı başlatmıyor sonlandırıyordu.”

-Ben konuşma olsun istemiyorum ki.

-Ama bilgelik demokrattır yazmıştın.

-Demokratlıktan ne anlıyorsun? Herkes konuşsun demek demokratlık mıdır; bence en akıllı konuşsun demek demokratlıktır; akıllı ve iyi; o kişi sensen…

-Sensen?

-Sustururum.

-İnsanları susturman ne anlatır?

-Susmadıklarını anlatır.

-İnsanları ikna etmek bir şiddet biçimidir.

-İkna etmem; sustururum.

-Hey peygamber, demiş Tanrı, onları hidayete erdirecek sen değilsin, benim. Senin bu kadar öfkeli olmaya ne hakkın var?

-Susmazlarsa öfkeleneceğim için susturuyorum… Peygamber sabrının peygamberle alakası yoktur?

-Kimle vardır?

-Tanrıyla.

-Ben tanrıyım diyemeyeceksin böylece!

-Tanrıyı sevdiğim için bu megalomanlık olurdu.

-Tanrı'ya inansaydım, kendimi beğenmişliğimin haddi hududu olmazdı, soyunup sokaklarda çırılçıplak dolaşırdım, demiş biri.

-Tanrıya inanmayınca da başkalarını mı soyuyormuş.

Hiç yorum yok: