Katilin Temizliği’nde yaşlı yazar klasiklerden gereksiz sayfaları eliyorum son zamanlarımda demişti. Sevmiştim ama fazla saygılıymış: Alıntı yapmak yeterlidir.
Eco buna katılmayacaktır, çünkü kendisi yavşak yazardır! Okur diye bir şey yoktur:
“Daha romanın ilk sayfasında okura hangi duyguları hissetmesi gerektiğini belirterek -ona bu duyguları aktaramasa bile- hayasızca hemen kendini gösteren örnek yazara bir örnek vermek için, Mickey Spillane'in My Gun is Quick adlı romanının başlangıcına bir bakalım: “Evinizde, şöminenin yanındaki bir koltuğa gömülmüş rahatça otururken, kendinize hiç dışarda neler olup bittiğini sordunuz mu? Olasılıkla sormamışsınızdır. Elinize bir kitap alıp, bunu şunu okuyor ve gerçekdışı kişilerle olaylardan başkaları adına heyecan duyuyorsunuz... Eğlenceli, değil mi?... Antik Romalılar da böyle yapıyorlardı, Colosseum'da oturup, insanları parçalayan vahşi hayvanlara bakarak, bu kan ve şiddet manzarası karşısında kendilerini eğlendirdiklerinde, başkalarının eylemleriyle yaşamlarına bir tat katmış oluyorlardı... Öyle ya, seyirci olmak güzel şey. Bir anahtar deliğinden izlenen yaşam. Ama şunu unutmayın: Dışarda gerçekten olaylar oluyor... Artık Colosseum yok, ancak şehir çok daha büyük bir arena ve çok daha fazla insana yer var. O keskin pençeler yırtıcı hayvanların pençeleri değil artık, ama insanın pençeleri çok daha keskin ve kötü olabilir. Uyanık ve becerikli olmalısınız, yoksa yutulanlar arasına karışırsınız... Uyanık olmak zorundasınız. Ve becerikli. Yoksa sizi öldürürler.” Burada örnek yazarın varlığı açıktır ve daha önce belirtildiği gibi, utanmaz bir biçimde kendini ortaya koymaktadır.”
Dediğim gibi, okur diye bir şey yoktur, vardıysa da zaten öldürülmüştür (pazarlamacılar tarafından.)... Utanmaz da babandır Eco...
Pazar, Aralık 01, 2024
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder