Kitabımı bastırmayı becerebileceğim.
Kimsenin ayağına giderek, araya tanıdık falan koyarak değil de parayı vererek…
Ama satmam lazım. Son paramla “bastırıyorum”.
Facebook’ta grup kurdu bir arkadaşım…
Ne zormuş…
Herkesin haberi olsun, şanım olsun daha sonra yürüyecek diye düşünüyorsun ama amma aman alengirli. Evet alengir olsun başlık…
Şimdi bir daha, bin daha okudum.
Bir bölüm ekledim küçük…
Güzele benziyor…
Hep benzer.
Asla bilemezsin…
Alın bu kitabı dediğim insanlara seveceklerini garanti edemedikten sonra,.. sonrası yok.
Şimdi biri sordu işte, kitabın konusu nedir diye!
Her kitabın bir konusu olmayabilir dedim.
Absürt.
Sürtük.
Bu kelimeler geldi aklıma…
Küçük İskender yazmış, grubumun 2000 üyesi var neden 1000 satıyor kitabım diye…
Koca küçük İskender…
Bir arkadaşıma sitem etmişler arkadaşları, biz seni bir dolu yazara üye yapmaya çalıştık, tanınmış büyük yazarlar da vardı aralarında, buna niye üye oldun, seviyor musun tarzını ki, diye…
Hah tam şu anda: Cahilliğime ver dedi o kişi, kitabın konusunu soran, konusu olmayan bir kitap bilmiyormuş!
Sen söyle dedim, son okuduğun kitapların konusunu…
Bakalım ne cevap verecek.
Aynen şöyle diyor:
pekii
ırvın diyalom
yaşar kemal
tuna kiremitçi
karışık
Ben:
Bunlar konu değil ki
O:
yazarlar
bunlar
konular karışık
belli bi çizgim yok
konu ayırt etmem
o zaman ne konu soruyorsun diyeyim mi…
desem ne olacak!!!!
Ben:
O zaman ne konu soruyorsun.
O:
merak ettim
edemezmiyim
Dedi
konu dışına çıktı..
Biz devam edelim…
Bir sonraki yazıda.
Ama iyi giriş oldu.
Cuma, Mart 14, 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder